Uyuşuk bir öğleden sonranın ardından, dört arkadaş olan Marcus, Annie, Dylan ve Sarah, zaman geçirmelerini sağlayacak bir oyun aramaya koyuldular. Masum bir eğlence olarak başlayan bir soru-cevap oyunu, hızla kasvetli ve uğursuz bir hal aldı. Oyunun kuralları basit görünüyordu: sorulara doğru cevap verin, aksi takdirde oyundan elenirsiniz. Ancak yanlış cevapların bedeli ölümcül olacaktı: elenen her oyuncu, diğerlerinin hayatını riske atacaktı. Sorular giderek zorlaştıkça, arkadaşlar kendilerini oyunun korkunç gücü altında sıkışmış buldular. Masumiyetleri yerini korkuya bıraktı ve hayatta kalma içgüdüsü onları kontrol etmeye başladı. Oyun, arkadaşlık bağlarını yırtmaya ve birbirlerine karşı şüphe tohumları ekmeye başladı. Ölüme yaklaştıkça Marcus, Annie, Dylan ve Sarah, oyunun şeytani doğasını fark ettiler. Hayatta kalmak ve bu ölümcül yarıştan kurtulmak için bir yol bulmaları gerekiyordu. Ancak oyunun gücü, onları oyunun karanlık girdabına sürüklemekte kararlı görünüyordu.